Cografi Durum

Cografi Durum

ABONE OL
4 Kasım 2018 15:55
Cografi Durum
blank
1

BEĞENDİM

ABONE OL

GENEL KONUM Cografi Durum

Şanlıurfa  İlimiz 37.8 kuzey enlem ve 38.46 doğu boylamındadır. Ceylanpınar’ın doğusunda yer alan Aşağı Hümerra Köyü ile en batıdaki Halfeti İlçesi arasında 2 derece 30 dakikalık meridyen farkı vardır. Bu da, 10 dakikalık bir saat dilimi farkı etmektedir. Şanlıurfa’nın ortalama yükseltisi 518 m.dir.

Şanlıurfa doğuda Mardin, batıda Gaziantep, kuzeybatıda Adıyaman, kuzeybatıda Diyarbakır, illeri ile çevrilmiştir. Güneyde ise 1926 yılında yapılan Ankara Antlaşmasıyla çizilmiş bulunan Suriye sınırı uzanmaktadır.

Şanlıurfa’nın coğrafi konumunun gösterdiği özellikler nedeniyle, Türkiye’nin uzun süre başka devletler ve ülkelerle bağlantılar etkileşimler kurabilmiş illerinden biridir. İlk ve orta çağda eski uygarlık merkezlerinden olan Mezopotamya ve Arap ülkeleri ile Avrupa arasındaki bazı yollar Şanlıurfa üzerinden geçmekteydi.

Şanlıurfa ili Güneydoğu Toroslar’ın orta kısmının güney etekleri üzerindedir. İlin kuzeyinde yer alan dağlar ve yüksek tepeler genellikle güneye doğru ilerledikçe alçalmaya başlar. Büyük ovalar güney yarısındadır. Sıra tepeler oldukça yaygın olup bunların arasında batıdan doğuya doğru sıralanan Suruç, Harran ve Viranşehir ovaları bulunmaktadır.

Batıya doğru kenarları fazla uzanmış bir altıgene benzeyen Urfa’nın yüz ölçümü 18.584 km’dir. Bu, Türkiye yüz ölçümünün % 3 üne tekabül eş değerdir.

JEOLOJİK YAPI

Şanlıurfa yapı bakımından üçüncü jeolojik zamanın son katı olan Poliosen bölümünün karakterini göstermektedir. Eski dünyanın bir bölümü ile birlikte oluşmuştur. Kıvrımlar oluşumundan önce Anadolu’nun bulunduğu sahada Thitys adı verilen bir deniz bulunmaktaymış. Üçüncü Zamanın sonu ve dördüncü zamanın başlangıcında gerçekleşen yan basınçlar ve patlamalardan pek etkilenmeyen Şanlıurfa, üzerinde bulunduğu sert kütle üzerinde biraz yükselmiş ve yer yer kıvrılmalara uğramıştır. Şanlıurfa ilinin kuzeydoğu yöresi özellikle Siverek, Hilvan ve Viranşehir. Karacadağ’dan fışkırmış bazalt taşlardan oluşmuştur. İlin bir kısmı ise kalker formasyonu ile kaplıdır.

YERYÜZÜ ŞEKİLLERİ

DAĞLAR

Şanlıurfa ilinin geniş çevresi, Arap platosunun kuzey bölümleri ile Güneydoğu Torosları orta kısmının güney etekleri üzerinde yer almaktadır. Muntazam antikinal ve senklinal özellikleri gösteren bir takım silik tepeler ve dağ diyebileceğimiz birtakım yükseklikler, tepecikler arasına yer yer serpilmiştir.

KARACADAĞ:

Sönmüş bir volkanik dağdır. Yapısı bazalttır bu dağ, çevresinin su kaynakları beslemektedir. Siverek ve Diyarbakır sınırı arasındadır. 1919m yüksekliğindedir.

TEKTEK DAĞLARI: 801m yüksekliğinde olan Tektek dağları, Harran’la Viranşehir ovaları arasında kuzeyden güneye doğru uzanan kıvrımlı bir özellik taşımaktadır.

TAKIRTUKUR DAĞLARI: Karacadağ’ın batısında yer alır. Kalkerli bir yapıya sahiptir.

YILANLI DAĞ: Takırtukur dağlarının batısında yer almaktadır. Viranşehir’in güneydoğusunda Karatepe dağ sırası ile Kepezli dağları bulunmaktadır.

SUSUZ DAĞLARI: Tektek dağlarının kuzey batısında yer alır. En yüksek noktası 817 m’dir. Çok susuz bir dağdır.

GERMUŞ DAĞLARI: Merkez ilçenin topraklarını kuzeyden engebelendirmektedir. Güney eteklerinde çıkan akarsu kaynakları yakınında Germuş köyü kurulmuştur.

NEMRUT DAĞLARI: Şanlıurfa’nın güneyinde yer alır. Tilki dağları da denir. Çevresine göre oldukça yüksek bir tepenin zirvesinde, sarp, geniş, düz bir kayalıktır. Burasına Nemrut Tahtı da denir. Yapısı kalkerdir.

ŞEBEKE DAĞLARI: 750 m yüksekliğinde, Suruç Şosesi üzerindedir. Oldukça yüksek görünümlüdür. Şebeke deresi ve tarihi bir deresi olan Şebeke Köprüsü daha aşağılarda kalmaktadır. Kalkerli bir yapıya sahiptir.

ARAT DAĞLARI: Birecik, Suruç Şosesi bu dağın eteğini izlemektedir. Kıvrımlı bir yapıya sahip olup yumuşak kalkerden oluşmuştur.

OVALAR
Şanlıurfa, yapı itibariyle düz bir arazi üzerine kurulmuştur. Bir çok ovalara sahiptir. Bunlardan başlıcaları şunlardır:

HARRAN OVASI: Ortalama yüksekliği 375m’dir. İlin en alçak ovasıdır. Doğusunda Viranşehir Ovası, batısında Suruç ovası yer alır. Toprakları kırmızı renktedir. Demiroksit, toprağa bu rengi vermiştir. Yıkanmış toprak özelliğindedir. Kınalı olduğu için yıkanma fazla değildir.

SURUÇ OVASI: 700 km2 dir. Alüvyon karakteri gösterir. Tıpkı Harran ovası gibi rengi kırmızıdır. Toprak tabakasının kalınlığı 50 – 100 cm . arasında değişir. Verimli ovalardan biridir.

VİRANŞEHİR OVASI: 1200 km alanlı bu ova dalgalı ve engebeli bir görünüm gösterir. Temelinde kalker vardır.

HALFETİ OVASI: Fırat nehri kenarında olan Halfeti ovası yer yer tepelerle çevrilidir. Bu ovaların dışında Şanlıurfa il sınırlarında kalan Bozova ve Hilvan ovaları da önemlidir.

AKARSULAR
Şanlıurfa, akarsular bakımından zengin değildir. İl sınırları içinde akan akarsular şunlardır.

FIRAT NEHRİ: Siverek ilçesinin Dağ Başı Nahiyesi’ne bağlanan Maktela geçidi civarında Şanlıurfa ili topraklarına girer. Sağ yönden gelen Göksu’yu alır, Gaziantep ile sınır çizdikten sonra Suriye topraklarına girer. Birecik’te Fırat’ın debisi 500m – saniyedir. Yer yer geçit vermeyen Fırat’tan ulaşım bakımın dan yararlanılmakla birlikte mahalli olarak sallarla geçit imkanları araştırılmaktadır. Türkiye’nin en uzun köprülerinden birisi olan Birecik köprüsü bu nehir üzerindedir. Ayrıca yine Çayırlarbaşı civarında da nehir üzerine büyük bir köprü yapılarak ulaşıma açılmıştır.

DİREKLİ SUYU: Şanlıurfa’nın kuzey batısındadır. Direkli deresinin kaynağı göl halini almış bir yer altı nehridir. Som yıllarda bulunmuştur yararlanılmaktadır.

SÜLEYMAN PINARI: Şanlıurfa’nın kuzey batısında bağlar arasından çıkan bir küçük sudur.

CÜLAP SUYU: Şanlıurfa’nın Kabahaydar bucağına bağlı edene köyü ile dip hisar bağlarından çıkar. Daha sonra bir iki kaynak daha aldıktan sonra Cülap suyu adını alır. Uzunluğu 60 km’dir. Bunların dışında pek fazla önemi olamamakla beraber Habur, Karakoyun, Aligör, Yukarı Koymat, Gölpınar, Çamurlu, Belik, Cavsak, Karaköprü ve Tülmen dere ve suları kullanılmaktadır.

GÖLLER

ATATÜRK  BARAJ  GÖLÜ

Şanlıurfa ve Adıyaman illeri arasında, Fırat Nehri üzerinde kurulu olup, enerji ve sulama amaçlıdır. 1983 yılında inşaatı başlamış olan baraj 1992 yılında işletmeye açıldı. 8 türbine sahip barajın yüksekliği 169 metredir. 2400 MW gücüyle yıllık 8900 GWh elektrik üretim kapasitesine sahiptir.

Kaya dolgu tipinde bir barajdır. Gövde hacmi 84 500 000 m³ tür. Dış yüzeyi kaya içi kil ve topraktır. Baraj gölünün baskısı ile ilk inşaasındaki yüksekliği 10 metre kısalmıştır.

GAP Projesi içinde, Karakaya Barajının 180 km mansabında, Şanlıurfa ilinin Bozova ilçesine 24 km uzaklıkta Fırat Nehri üzerinde kurulan baraj.

İnşaatına; 4 Kasım 1983 tarihinde başlandı. 1994 senesinde bitirilmesi planlanan baraj; sulama ve enerji elde etmek maksadıyla yapılmıştır. 2400 megavat, yılda 8.9 milyar kilovatsaat elektrik enerjisi üretecek kapasitededir. 84.4 milyon m3 kaya ve toprak dolgu ile dolgu hacmi bakımından bugüne kadar dünyada inşa edilen barajlar arasında beşinci sıradadır. Meydana gelen göl alanı 817 kilometre karedir. Yıllık ortalama su akışı 26.654 milyar metreküptür. Toplam su depolama hacmi 48.7 milyar metreküptür.

Her bir grupta; gücü 300.000 kilovat olan 8 adet türbin jeneratör bulunmaktadır. 25 Temmuz 1992’de bu 8 üniteden ikisi hizmete açılmıştır. Halen inşaatı devam eden Şanlıurfa Tünelinin de tamamlanması ile, Şanlıurfa, Harran, Mardin, Ceylanpınar, Siverek-Hilvan ovaları ile beraber 1.43 milyon dönüm arazi sulanır hale gelecektir. Temelden yüksekliği 169 metredir. Nehir seviyesinden yükseklik bakımından minimum su kotu 513, ideal su kotu 526, maksimum su kotu ise 524 metreye ulaşır. Barajda elektrik üretimi için derinliğin en az 133 metre olması gerekir. Baraj duvarının boyu 1644, eni ise 15 metredir.

Atatürk Barajı, dolgu hacmi bakımından dünyanın en büyük 6. büyük barajı durumundadır. Hidroelektrik Santralı da, dünyada halen yapımı sürenler arasında 3., inşa edilmiş olanlar arasında da 5. en büyük santraldır. Aynı zamanda Avrupa’nın ve Türkiye’nin en büyük barajıdır.

Atatürk Barajı, tamamen Türk işçi ve mühendisinin emek ve alın teriyle gerçekleştirilmiştir. Bu dev barajın gövdesi 80 ay gibi kısa bir zamanda bitirilmiştir.

HALİL – RAHMAN GÖLÜ: Uzunluğu 150m ve eni 30m olan bu göl, şehrin içinde ve Göl başı semtindedir. İçerisinde Şanlıurfa’yı temsil eden Balıklar yaşamaktadır. Bu balıklar sazan cinsinden olup, efsanelere konu olmuşlardır.

AYNZELİHA GÖLÜ: Bu gölde gölbaşı civarındadır 50 . 30m edabında olup derinliği 1 – 3 metre arasında değişmektedir. İçindeki balıklar, tıpkı Halil Ür-rahman gölündeki balıklar gibi efsanelere konu olmuşlardır.

DEVDEŞTİ SUYU: Şanlıurfa’nın kuzeybatısında Külaflı tepesinin arkasında 12 m çaplı dairesel bir göldür.

İKLİM

Şanlıurfa da kontinental iklim özelliği ağır basmaktadır. Gece ile gündüz ve yaz ile kış ortalama sıcaklıkları arasında büyük farklar vardır. Yıllık sıcaklık farkı bazen 40 dereceyi aşar. En sıcak ay Temmuz’da sıcaklık bazen 46 dereceye ulaşır. En soğuk ay olan şubat ta ise sıcaklığın sıfırın altına düştüğü görülmektedir. Şanlıurfa da yıllık yağış ortalaması (15 yıllık ortalama) 482,4 mm olarak hesaplanmıştır. En yüksek yağış 1954 yılında 786,9 mm dir. Bu nedenle 154 te hasar çok olmuş ve tarlalardan büyük miktarda ziraat ürünü kaldırılmıştır. En düşük yağış 1959 yılında 323,9 mm olarak ölçülmüştür. (bak: tarım Şanlıurfa’nın genel iklim özellikleri)

BİTKİ ÖRTÜSÜ

Şanlıurfa’nın sıcağına ve kuraklığına hiçbir bitki dayanamamaktadır. Bu nedenle ilde yaygın bitki örtüsü steptir. İlkbahar yağmurları ile yeşeren ve yaz sıcaklıklarında sararan cılız otlar, papatya, gelincik, yabani buğday, çiğdem, kekik, deve dikeni ve meyan kökü en çok rastlanan bitki türleridir

Bu yazı yorumlara kapatılmıştır.


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.